Ne kadar çabuk da geçmiş 17 yıl. Deprem gerçeğini suratımıza vuran o büyük acıların yaşandığı 17 Ağustos 1999 depremini dün gibi hatırlıyoruz birçoğumuz. Geçen süre içerisinde muhakkak kayda değer çalışmalar yapıldı, lakin bunların yetersiz kaldığı da bir gerçek. Halen büyük risk altında olan birçok semtte kentsel dönüşüm çalışmalarına başlanamadığını görmekteyiz. Mevzuatlardaki yetersizlikler ve tıkanan süreçler kentsel dönüşüm yol haritamızın doğru olmadığını göstermektedir. Geçen süre zarfında kentsel dönüşüm adı altında yapılan çalışmalar bir binayı yerinde yıkıp yeniden daha yüksek emsal ile yapmanın ötesine geçememiştir. Maalesef halkımızda bu konuyu yüksek bir oranda rant kapısı haline getirmiştir. Halkımız bu konuda yeterince bilgilendirilememiş, durumun ciddiyeti anlaşılamamıştır. Ne yazık ki anlaşılması hususunda bir umut da gözükmemektedir. Deprem ile ilgili gerçekçi çalışmalar ivedilikle yapılmalı ve bu konu ticari bir kazanç olma durumundan çıkarılmalıdır. Aksi taktirde muhtemel bir depremde yaşanacakları hiçbirimiz hayal dahi edemeyiz. Deprem haftası vesilesi ile öncelikli olarak insan hayatının ne kadar kıymetli olduğu bilincine varmalı ve deprem gerçeği ile yaşamanın yollarını öğrenmemiz gerektiğini hatırlatmak isterim.