Kocaeli, her geçen gün yatırımların arttığı, yeni yatırımcıların tercih ettiği kent olma yolunda hızla ilerliyor. Özellikle konut sektöründe yaşanan hareketlilik, dikkatlerin bizim şehrimize daha da odaklanmasına sebep oluyor. Son birkaç yıldır güçlü inşaat firmalarının tercih ettiği bölgelerin başında gelen Başiskele’ye ünlü isimlerin ilgisi de hayli fazla. İşte o ünlü isimlerden birini gazetemize konuk ederek, sıcak bir söyleşi gerçekleştirdik. Aslında kamuoyu kendisini daha çok Beşiktaş spor kulübünün yöneticisi olma vasfıyla tanıyor. Beşiktaş’ta Dış İlişkiler ve UEFA’dan sorumlu olan Erdal Torunoğlulları, aslen Karslı. Kardeşleriyle birlikte kurdukları aile şirketinde oldukça büyük işler yapılan ve çeşitli sektörlere yayılan Torunoğulları, son olarak Yuvacık’ta 400 konutluk bir proje yapmaya hazırlanıyor. Erdal Torunoğulları hem projesini tanıtmak hem de Kocaeli’nin ondaki önemine değinmek için gazetemizi tercih ettiğini belirtip, Kocaeli ile ilgili hayallerinin konut ile sınırlı kalmayacağının altını çizdi. Mütevazı, sakin, samimi yapısının yanı sıra kendine has bir gizemi olduğu izlenimi edindiğim Beşiktaş aşığı iş adamını tüm Kocaeli tanısın diye aklıma gelen ne varsa sordum. Hepsine de hiç tereddütsüz kendinden emin cevaplar aldım. Bu anlamda Erdal Torunoğulları’na buradan bir kez daha teşekkürlerimi iletiyorum. Umarım ve dilerim hem Kocaeli ondan, hem de o Kocaeli’den memnun kalır da; bize de daha nice başarılı işlerini yazmak kısmet olur. Uzun zamandır röportaj yapmamanın verdiği paslanmayı Erdal Torunoğulları sayesinde gidermiş oldum, bakalım beğenecek misiniz?
***Erdal Bey sizi Türkiye tanıyor olabilir ama Kocaeli biraz daha iyi tanısın istiyorum. Kısaca anlatır mısınız, Erdal Torunoğlulları kimdir? Kocaeli’nin benim hayatımda çok farklı yeri vardır. Ailenin tamamına yakını burada yaşıyor. 1988 yılında çenesuyunda bir inşaatta amelelik yaptım ben. Aynı zamanda hayatımda şahsıma dair kazandığım ilk para da Kocaeli’den olmuştur. O yüzden buranın bende önemi büyüktür. ***Aslen nerelisiniz peki? Karslıyım ama 1982 yılında Kars’tan bir çıktım, çıkış o çıkış. Üniversite hayatı falan derken 1988 yılının sonlarına doğru kendimi Hollanda’da buldum. Kaderin insanı nereye götüreceğini kestiremiyorsunuz. ***Hollanda’ya gelmeniz öyle durduk yere olmamıştır ama öyle değil mi? Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) üçüncü sınıfta okurken bu sağ-sol olayları başladı. Baktım işler terse gidiyor yani taraf olmak zorunda kalacağım çünkü ortada kalma şansın yok. Ağabeyim Hollanda’da yaşıyordu beni yanına çağırdı. “Gel eğitimine burada devam edersin” dedi öylelikle Hollanda’ya gittim. ***Yani sırf üniversitedeki sağ-sol olaylarından dolayı memleketi mi terk ettiniz? O günün koşullarında öyleydi yoksa benim tarafım bellidir ama öylesi daha iyiydi gittim. Gittiğime de pişman değilim. Yeni bir hayat, yeni bir macera arıyor insan gençken. Bir de o yaşlarda her şeye isyan ediyor, kabullenemiyorsun bazı şeyleri. O yüzden kalkıp Hollanda’ya gittik ama gittiğimiz ülke o kadar rahat bir yer ki, kendi kendimize “biz başka bir dünyaya geldik galiba” dedik. * **Türkiye’den çok mu farklıydı? Tabi ki oradaki özgürlük, oradaki insan hakları çok enteresan geldi bana ve hayatım orada devam etti. Ardından bütün Avrupa’ya yayıldı hayatımız hala da oradan oraya uçuyoruz. TÜRKİYE’DE RENCİDE EDİLMİŞ ***Bildiğim kadarıyla yatırımlarınız da Hollanda’da… Şöyle diyeyim, bizim şirketlerimizin ana merkezi Hollanda’da. Bizi Hollanda’da kime sorarsan “tencereci” olarak iyi tanır. ***Hangi marka adı altında? Biz SİMTRONİC adlı markamızla butik üretim yapıyoruz. Yani sipariş üzerine yapıyoruz. ***Bu bildiğimiz evlerde kullandığımız tencere mi yoksa daha endüstriyel mutfaklara göre mi? Hayır, evlerde kullanılan tencerelerden… Bizim sanayiyle işimiz yok. Ancak şu kadarını söyleyeyim; bizim tencerelerimizi kullanan hanımlar bir daha başka tencere kullanamıyor. Oradaki felsefemiz şuydu. Bir kadının ömrünün üçte biri evde geçiyor, biz de onlara yoldaş olacak kalitede ürün tasarladık. Memnuniyet olunca da kadınların kendi arasındaki sohbetlerle her tarafa yayıldık.***Türkiye’de ürünlerinize rastlamak mümkün mü?
Bir ara denedik ama sıkıntı yaşadık. Evden eve satış sistemi yapmaya çalıştık. Fakat bu sistem Türkiye’de rencide edilmiş. Ama Avrupa’da şu anda Allaha şükür bir sıkıntı yok. Zaten referans üzerinden gidiyoruz çünkü ürünü çok iyi anlatmak gerekiyor.
***Turizm sektöründe de varsınız diye biliyorum, bu nasıl oldu?
Hollanda’da ki kazancımızı Türkiye’de yatırıma çevirmek istedik. Bana göre turizm alanında ülkemizin en güzel yeri olan Fethiye’de otelciliğe başladık. Birden bire kendimizi otelcilik işinde bulduk.
***İyi de, bu işler öyle durduk yerde birden bire olmuyor? Biraz detaya girer misiniz? Aysun Hanım, şans her sabah kapının önündedir. Bazıları ezer geçer bazıları bunu iyi değerlendirir. Allah kimseyi cezalandırmaz, herkese şans verir, o şans sabah kalktığında kapının önündedir. Ama kullanırsın kullanmazsın o ayrı konu. İster kullanırsın ister ezer geçersin. Biz öyle başladık yoksa Kars’tan gelip Hollanda’ya tencerecilik yap sonra otelciliğe başla. Tabi başlayınca bir taneyle kalmıyorsun, bir, iki, üç diyorsun, tırmanışa geçiyorsun. ***Otellerinizin isimleri nedir? Orka Otelleri bizimdir. Yaklaşık şu anda 12 tane otelimiz var. Fethiye, Marmaris ve İstanbul’da bulunuyor. Otelciliğe başlayınca insanlar sizi farklı noktalara götürüyor. Biz bu sefer Avrupalılara özel villalar yapmaya başladık derken onların adına kiraya vermeye başladık. Öyle bir profilimiz oluştu. Şu anda Fethiye ve Marmaris civarında yabancılara 3 bine yakın ev sattık. Onların organizasyonu ile uğraşırken inşaatta farklı bir tecrübe edindik. Kocaeli’de de inşaatlara başladık. ***Kocaeli’ye yatırım fikri nasıl oluştu peki? Burada amcalarım, dayım yaşıyor. Kayınpederim burada yaşıyordu rahmetli oldu ama kayınvalidem hala burada yaşıyor. Onların da varlığıyla Kocaeli’de bir proje yapalım dedik. İlk olarak Orka Life ile başladık. Yeğenlerim Haluk ve Faruk Mamik ile bu projeyi yapınca bu sefer öbür yeğenlerim başladı, bizle niye yapmıyorsun diye. Yeğen de bitmiyor, akraba da. Allah kimseyi akrabasız bırakmasın, harika bir olay. ***O zaman sizi sık sık İzmit’te göreceğiz desenize… Evet, son zamanlarda çok sık gelmeye başladım. Ayda bir haftayı buraya ayırır oldum. Hakikatten zamanla yarışıyorum. Şimdi yine ikinci bir projeye başladık yeğenlerimle Orka Life olarak.***Neden projenin adına ORKA ismini verdiniz? Orka ismi otelle başladı iyi de tuttu bakalım Kocaeli’de bizi nereye götürecek? Orka, balina anlamına geliyor, renkleri siyah-beyaz Beşiktaş’ı andırıyor. Bazen enteresandır, İzmit’e gelip çarşıda bir yerde oturduğumda genç olsun çocuk olsun yanıma gelip “Erdal amca nasılsın” dediğinde mahcup oluyorum. Bizden biri olduğu kesin de utancımdan “kızım sen kimin kızısın” diye soramıyorum. Yani artık buralıyız, mezarlıklarımız bile burada. Bir nevi İzmitli sayılırız. İnsan doğduğu yeri de özlüyor ama doyduğun yerde yaşam devam ediyor o yüzden İzmit beni çekiyor. Bazen çok sıkılıyorum kendimi Hollanda’ya atıyorum. Nereye gidiyorsun diye sorduklarında “huzurevine gidiyorum” diyorum. Hakikatten huzurevi gibi çok sessiz sedasız bir yer. ***İkametiniz Hollada’da mı, çoluk çocuk var mı bu arada? Birinci adres orası evet, evimiz de orada. Üç tane kızım var. İkisi Hollanda’da üniversiteye gidiyor, küçüğü liseye gidiyor. İki büyük kızımın eğitimleri çok iyi, onlar artık aştılar. Dört-beş dil biliyorlar. Gelecekte Türkiye’ye yerleşirler mi bilemiyorum çünkü artık o kültürü aldılar. Ama devletimizin Avrupa’da yetişen gençlerimize sahip çıkması gerekiyor. ***Ne gibi mesela, devlet ne yapmalı? Hani şu ülkenin diasporası şöyle bu ülkenin diasporası böyle diye konuşulur ya. Aslında en büyük diaspora bizde. Tabi şayet değerlendirilirse… Şu anda binlerce çocuğumuz üniversitelerde okuyor. Hali hazırda çok önemli firmalarda CEO olarak çalışan gençlerimiz var. Keza milletvekilleri de öyle. Mesela Almanya’nın son seçimlerinde Almanya parlamentosuna 14 tane Türk Milletvekili soktuk, bunun 10 tanesi kadın. Bunu değerlendirmek gerekiyor. Değerlendirirken de illa benim dediğim olsun dersen olmaz çünkü o adam oranın kültürünü almış. Ola ki bir haksızlığa uğrarsanız zaten içinden gelerek gereğini yapar ama dayatmaya kalkışırsanız olmaz. Sonuç olarak devlet çok farklı biçimde değerlendirebilir yani Avrupa’da yetişen başarılı gençlerimizi.
***Eşiniz ne yapıyor, herhangi bir işle meşgul mü?
Eşim şuan bir şey yapmıyor, ev hanımı. Daha doğrusu kendini çocukların eğitimine adamış, bir nevi onlara mentörlük yapıyor.
***Erdal Bey, madem Kocaeli’desiniz Kocaeli sizi biraz daha tanısın. Projenizden bahsedelim isterseniz? Öncelikle şunu söyleyeyim. Kocaeli’de daha birçok proje hayalim var, onları yapacağım. Sadece konut olarak değil; eğitim olarak, sağlık olarak da olacak. Yurt dışındaki bazı firmaları buraya yönlendirmeyi düşünüyorum.***Bu yatırım konusunu biraz daha açalım mı? Üstü kapalı bahsedelim, günü gelince detaylı biçimde anlatırız. Yine ilk siz yazacaksınız, buna emin olun. Çünkü ben ilk sizinle Kocaeli’de bir röportaj yaptım, bu benim için önemli. Diğer projeye dönersek; biz şimdi burada Orka Life 2’ye başlayacağız. Yine Başiskele Yuvacık bölgesinde olacak. Yaklaşık 400 dairelik bir site olacak. Şu an son aşamaya geldik inşallah bu yıl içinde kazmayı vuracağız. İki yıl içerisinde bitirmeyi düşünüyoruz.
***Niçin Yuvacık’ı seçtiniz? Orka Life’in ilk projesi de orada olduğu için oradan devam edelim istedik. Yeğenlerimin ısrarı üzerine girmiştim, hoşuma da gitti. Proje projeyi getirdi ve tekrar yenisine başladık. Ama kafamda başka şeyler de var. ***Başka proje mi var aklınızda? Yani sadece konut olarak değerlendirmemek lazım. Türkiye’nin en büyük sanayisi Kocaeli’de. Buraya neler yapılmaz ki..? Benim en büyük avantajım şu; çok iyi ilişkilerimiz var, yabancıyla çalışmayı çok iyi beceriyoruz. Çünkü bizim hep İngilizlerle, İtalyanlarla, Hollandalılarla son olarakta Katarlılarla güzel işlerimiz oldu. Mesela yurt dışındaki sigorta şirketleriyle çalışmalarımız var. Özellikle oradaki yaşlılara yönelik araştırmalar yaptığımızda görüyoruz ki oradaki maliyet çok yüksek. O nedenle oradaki sigorta şirketlerini Türkiye’ye yönlendirmek istiyoruz. Görüşmelerimiz devam ediyor eğer becerebilirsek ilk olarak Kocaeli bazlı düşünerek buraya yönlendireceğiz. O çok büyük kaynaktır aslında.
Kocaeli Barış Gazetesihttp://www.kocaelibarisgazetesi.com/guncel/besiktasli-yoneticiden-kocaeliye-buyuk-proje-2-h86942.html
Kocaeli Barış Gazetesi