Artan iş temposu, kent yaşamının karmaşası, değişen yaşam ve konut tarzları derken unutulan komşuluk ilişkileri, yeni konut projeleri sayesinde tekrar canlanmaya başlıyor.
Özellikle 1980 ve sonrası dönemde dip dibe hızla yaygınlaşan 5-10 katlı binalar, önce sokak kültürünü, ardından artan teknoloji ve yoğunlaşan iş telaşına antisosyalleşme de eklenince komşuluk ilişkilerini yok etti. Öyle ki kişiler karşı komşusunu bile tanımaz duruma geldi.
Son yıllarda İstanbul ve Ankara’da başlayan hızla Anadolu’ya yayılan sosyal donatı alanlarına sahip proje konutlar ise komşuluk özlemini gidermeye başladı.
Örneğin, Başkent Ankara’nın en kapsamlı sosyal donatı alanına sahip projesi olarak inşa edilen Uptown İncek Konutları, ortak sosyal alanları olması durumunda komşuluk ilişkilerinin yeniden başlayabileceğini gösterdi.
Biyolojik gölet barındıran peyzaj alanındaki doğal filtreleme özellikli bitkilerinden, restoranına; kapalı yüzme havuzundan, pilates salonu, sanat atölyelerine kadar çok sayıda sosyal alana sahip projenin sakinleri, günün stresinden burada kurtulduklarını ve komşularıyla keyifli sohbet olanağı bulduklarını ifade ediyorlar.
Kısa süre içinde kurulan güzel komşuluk ilişkileriyle, rutin hayatın son bulduğunu dile getiren Uptown İncek sakinleri, “Aslında Türk milletinin özünde komşuluk çok önemli bir unsur. Fakat çağımızın getirdiği koşuşturma, güven eksikliği ve yardımlaşma duygusunun körelmesiyle komşuluk ilişkileri unutulmaya yüz tutmuştu. Artık sadece evden, işe; işten eve gitmiyoruz, işten eve gelince komşularımızla çok güzel vakit geçiriyor, sabah işe gitmeden önce havuzda birlikte kulaç atarken, güne daha dinamik, daha neşeli başlayabiliyoruz. Yeni evimizin mimarisi ve lokasyonu ile yaşam kalitemizi yükseltirken aynı zamanda özlediğimiz komşuluğa da yeniden kavuştuk” dediler.