Bu ihtiyaç doğrultusunda; zincir markaların işlettiği ve hizmet verdiği otel ve rezidanslarla işbirliğine giden projelerin satışı hızlanıyor. Yatırımcı ve lokasyon güvenilir ise markanın satış hızına katkısı yüzde 20; yatırımcı ilk kez piyasaya çıkıyorsa ve lokasyon potansiyel taşıyan bölgenin dışında ise markanın satış hızına katkısı yüzde 40’a kadar çıkabiliyor.
“Gayrimenkul İçin Strateji Platformu” (GİSP) yuvarlak masa toplantısında, “Markalı Gayrimenkul Yatırımları” masaya yatırıldı. GİSP Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Er Yatırım Genel Müdürü Ferzan Çelikkanat moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıda, konunun uzmanlarıyla, markalaşmanın gayrimenkul sektörüne sağladığı katkılar ve kentsel dönüşümdeki rolü konuşuldu.
Servotel Corporation'ın Yönetici Ortağı Ayla Heyfegil, zincir markaların kendileri ile işbirliği yapan yatırımcı firmaları pazarlama ve tanıtımda öne çıkardığını belirterek konuşmasında şunlara dikkat çekti:
Gayrimenkul pazarı, rezidans yönünde gelişecek
“Zincir marka ile işbirliği, proje satış hızına çok ciddi katkı sağlıyor. Yatırımcı ve lokasyon güvenilir ise markanın satış hızına katkısı yüzde 15-20 arasında olurken, yatırımcı ilk kez piyasaya çıkıyorsa ve lokasyon potansiyel taşıyan bölgenin dışında ise markanın satış hızına katkısı yüzde 35-40’a kadar çıkabiliyor, bu katma değer ise satış fiyatına olumlu etki yapıyor. Beklenen ideal getiri, marka ile birlikte gelen yüzde 10-15’lik maliyete karşılık fiyat ve satış hızında yüzde 20 getiri gelmesidir.
Yatırımcı firmaların, markalı bir zincirle el sıkışmasının getireceği standartlar nedeniyle yüzde 10-15’i bulan bir maliyet yükü var. Sağlanan fiyat artışı ise bu maliyetin üzerine çıkıyor. Markanın gücüyle metrekaresi 2 bin dolara satılacak olan bir proje 3 bin dolara satılabilir hale gelebiliyor.
Y Kuşağı ve çocuklarını büyütmüş, birikimi olan ve orta yaşı geçmiş kuşağın gereksinimi, pazarı rezidans yönünde geliştirecektir. Yeni kuşağın esas beklentisi concierge hizmetlerinde. Bunu gören otel markaları, beklentilere göre yeni sistemler ve alt markalar yaratacak. Yeni sistemler kurgulanacak. Markalar bugün daha çok yatırım amaçlı, işletilebilir bölümlerde farklarını ortaya koyabiliyor, 12 ay yaşam bulunan konut binalarında her daire ile ayrı ayrı uğraşmakta zorluk yaşanıyor. Aidatlar ve kat mülkiyetinden doğan haklarla ilgili hukuki altyapı sağlandıkça rezidans markalama hızlanabilir.”
Marka ile pazarlama, kampanyadan daha etkili!
2012’den bu yana Türkiye’de 7 projede marka işbirliği yapan ve bu süreçte 100’ün üzerindeki projeyi inceleyen Divan Grup'un İş Geliştirme Müdürü Ayça Kırker, yatırımcıların markalı rezidans istemesinin en önemli nedeninin güven olduğunu belirtti ve şöyle devam etti:
“Rezidans ve otellerde markalar ile yapılan işbirliği, büyük bir bütçeli kampanyadan çok daha etkili bir pazarlama ve proje bilinirliğini sağlıyor. Sektörde markalı gayrimenkule talep artıyor. Dünyada öncelikle Kuzey Amerika’da gelişen markalı rezidanslar, Orta Doğu ve Uzak Doğu’da büyümesine devam ediyor. Avrupa’da ise nispeten daha küçük bir büyüme var. Türkiye’de ise; rekabetin artması ile beraber ciddi anlamda markalı rezidansların diğer projelerden pozitif anlamda ayrışıyor. Markalı rezidans projeleri de sunduğu lüks yaşam tarzı, farklı dizayn ve konseptiyle tüketiciyi cezbediyor. Alıcı daha yaşam başlamadan, o markanın otelinde yaşadığı deneyimi ve keyfi, evinde de yaşayacağını biliyor. Alıcının markalı rezidansları tercihindeki en önemli motivasyon, aslında markaya duyduğu bu güven. Markanın piyasadaki algısı, projenin konumlandırılmasını perçinliyor, bu nedenle markalı rezidansların kiralamalarda ve hatta ikinci ellerinin de satışlarında markasız konutlara göre avantaj sağlıyor. Divan Grubu olarak 60 yıllık tecrübemizi, 2012 yılında rezidanslara taşıdık. Böylece ‘Divan Residence’ markası gayrimenkul sektöründe önemli bir marka olarak yerini aldı. Rezidans markamızla sadece Türkiye’de değil aynı zamanda yurtdışında da yer almayı arzu ediyoruz. Şu anda Amerika ve Ortadoğu’da bu anlamda görüşmelerimiz devam ediyor.”
Accor, rezidans da ilerleyecek!
Accor Grubu’nun Türkiye'de Geliştirmeden Sorumlu Başkan Yardımcısı Onur Kurç, rezidans deneyiminde daha aktif hale geldiklerini, bu alanda daha da ilerleyeceklerini belirterek şunları söyledi:
“Sofitel, Pullman ve M Gallery ve hatta Novotel markalarımızla rezidans markalamak üzerine gidebiliriz. Bu segmentte yeni işbirlikleri olacak. Sadece rezidans binası değil, bir kısmını otel, bir kısmını rezidans olarak işleteceğimiz projelere sıcak bakıyoruz, Türkiye ve yurtdışında yeni projelere girmek gündemimizde var.”
Markalı konutlarda ekonomi segmenti doğabilir
Starwood Hotels & Resorts'ü satın alan Marriott Grubu’nun Direktörü Sezen Ongan ise “Markalı konutlarda ekonomi segmenti doğabilir. Mariott, Four Points markasıyla Asya Pasifik’e girdi, belki bunu Avrupa tarafına da getirilebilir. Bugün tüm zincirler rezidans markalamada çok ciddi biçimde milenyum kuşağına uygun markalar geliştirmek için stratejiler hazırlıyor” dedi.