Türkiye’nin son dönemdeki ekonomik büyümesinde inşaat sektörü önemli bir paya sahip. İnşaat sektörü 2017 yılında büyümesini sürdürdü. Açıklanan konut satış rakamları da bunun en iyi göstergesi olarak konuta talebin azalmadığı gözler önüne seriyor. Gayrimenkul hem geleneksel yatırım aracı hem de Türk insanı için ‘konut sahibi olmak’ hala çok önemli bir değer. Üstelik konut sahibi olma isteği; günümüzde Türk gençlerinde, Y kuşağında daha baskın olarak öne çıkıyor. Gençler kirada oturmak yerine kira öder gibi ev sahibi olmak istiyor. Ancak konut arzının fazla olmasına rağmen fiyatlar hala orta gelir düzeyindeki bireyler için hala çok yüksek. Kuşkusuz; bu konuda devlet tarafından sağlanan vergi teşvikleri ile zaman zaman satışların ivmesi hızlanabiliyor. Ancak ülkemizdeki konut talebini göz önünde bulundurduğumuzda; bu hareketliliğin sürdürülebilirliği için vatandaşların konut alımını kolaylaştırmaya yönelik alınan tedbirlerin dönemsel olmaması gerektiğine inanıyorum. Kamu otoritelerinin sağlayacağı teşviklerin yanı sıra bankalarımızın da kredi faizlerinde uygun koşullar sağlayarak bu işbirliğine katkıda bulunmasını bekliyoruz. Ülkemizin ve sektörümüzün potansiyeline güveniyoruz, 2018 yılında yatırımların, üretimin ve istihdamın artacağına inancımız tam.