Büyüyen ve gelişen Dünya, bizi her geçen gün daha fazla enerji sarf ettirmeye yönlendiriyor. Teknoloji ürünleri hayatımızda daha fazla yer kaplarken karbon ayak izlerimiz gitgide büyüyor. Gelişen teknoloji hemen her alanda enerji sarfiyatını düşüren yeni ürünler getirse de, önceliğimiz bu mu olmalı?
Türkiye’nin gelişimine oranla enerji ihtiyacı giderek artıyor. Buna paralel olarak farklı enerji kaynaklarına yönelmeyi ve var olan kaynakları da maksimize etmeyi hedefliyoruz. Elbette bu, büyümenin olmazsa olmazları arasında ancak kullanılan enerji sarfiyatını azaltmak için hangi önlemleri alıyoruz, bu da tartışılır.
Bugün ısı yalıtımı sektörü son 10 yılda neredeyse üç kat büyümüş durumda. Ama bu yeterli mi? XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği’nin yaptırdığı bir araştırma, enerji sarfiyatında ısı yalıtımının öneminin henüz yeteri kadar anlaşılamadığını ortaya koydu. Bu araştırma çok kısaca, enerji tasarrufu dendiğinde aklımıza, “A sınıfı beyaz eşyalar ve tasarruflu ampuller” geldiğini tespit etti. Ancak ortalama bir evde, enerji sarfiyatının yüzde 85’e yakın bir kısmı aslında ısıtmadan kaynaklanıyor. Hatta soğutma, ısıtmaya göre çok daha fazla enerji sarf ettiriyor. Hal böyleyken, evdeki enerji sarfiyatımızın yüzde 15’ini oluşturan kısım için gerekli yatırım ve düşünceleri hayata geçirdiğimizi, buna karşın yalıtım konusunda daha kat etmemiz gereken çok yol olduğunu anlıyoruz.
Peki, ısı yalıtımı konusunda ne kadar bilgiliyiz? Çıkartılan ‘Türkiye Kalınlık Haritası’na göre, İstanbul’da ortalama 8-10 cm’lik ısı yalıtımı malzemelerinin kullanılması gerekiyor. Ancak pek çok uygulamada halen 5 cm’lik malzemelerin kullanıldığı tespit edilmiş. Bu iki yalıtım malzemesinin arasındaki fiyat farkı ise, aslında tüketicinin kesinlikle tolere edebileceği bir düzeyde.
Konuya biraz da gelişmiş ülkeler cephesinden bakınca, durumumuzun vahameti daha da ortaya çıkıyor. Avrupa’nın pek çok kentinde, hatta güney kentlerinde dahi ısı yalıtım malzemelerinin kalınlığı 20-25 cm’leri bulurken, bizim İstanbul’daki hedeflerimiz 10 cm civarında. Aslında Avrupa’da bu konu artık çoktan aşılmış; pasif evler, daha da ötesi pasif kentler kurulması hedeflenmiş.
Peki Ama Pasif Ev Nedir?
Günümüzde doğa ve tüm canlılar için çok ciddi bir tehlike arz eden fosil yakıtlardan enerji sarfiyatı bile maksimuma çıkmışken, pasif evler neredeyse sıfır sarfiyatla gerekli ısıya ulaşmayı hedefliyor. Türkiye için bu yapılar henüz hayal olsa da, gerekliliği yadsınamaz.
Pasif evin özelliklerine kısaca bakacak olursak;
• Yüksek düzeyde yalıtım (Ud < 0.15 W/(m²K)
• Son derece yüksek performanslı ve yalıtımlı pencere, kapı sistemleri (Up < 0.8 W/(m²K)
• Hava sızdırmaz bina kabuğu (< 0.6 /h @50 Pa)
• Isı köprülerinin oluşmasına engel mimari detay çözümleri (Ψ ≤ 0.01 W/(mK) [TbCrit]
• Yüksek verimli, ısı geri kazanımlı mekanik havalandırma sistemi (≥ 75 verimlilik)
Enerji sarfiyatımız konusunda olumlu gelişmeler de yok değil. Binaların enerji verimliliği konusunda, 2011 yılında çıkan yasa ile Enerji Kimlik Belgeleri gündeme geldi. 2017’de ise mevcut ve yeni yapılacak binalarda Enerji Kimlik Belgesi’nin zorunlu hale getirilmesi hedefleniyor. Eğer gerekli düzenlemelerle ısı yalıtımı zorunlu hale getirilirse, yıllık 10 milyar Dolar değerinde enerji sarfiyatının önüne geçilmesi içten bile değil. Hele ki, enerjimizin yüzde 75’inin ithal olduğu düşünülürse.
Umarım ilerleyen yıllarda ısı yalıtımı konusunda bilincimiz artar. Zaten yüksek fiyatlar ödediğimiz enerji sarfiyatımıza uygun tasarruflar sağlayabiliriz. Bugün Türkiye’nin pek çok bölgesi, Almanya’nın belli bölgelerinden daha sıcak olmasına rağmen 10 kat daha fazla enerji sarfiyatında bulunmaktayız. Doğru ısı yalıtımı ve bilinçli tüketim, hem kesemize yarayacak hem de dışa olan bağlılığımızı o oranda azaltacaktır. Doğru ısı yalıtımlı binalarda oturmanız dileğiyle…
Sevgiler,
Osman Cihad Esen
- 25-04-2018 Bahçekent Hayat Park’a En Yakın AVM “Cadde Flora” Hayata Geçiyor
- 05-02-2018 Alternatif Yatırım Güneş Enerji Santrali
- 25-11-2015 Kentsel Dönüşümde onlinebinam.com ile Artık Binanız Online
- 19-04-2015 Bağdat Caddesi Kentsel Dönüşüm Tekliflerinde Profesyonel Destek
- 25-03-2015 DKY Kartal Her Şeyin Bir Tık Fazlası ile Geliyor
- 05-10-2015 Kentsel Dönüşüm Meydan Muharebesi
- 11-02-2015 Yeni Bir İş Kolu: Bina Yenileme ve Kentsel Dönüşüm Danışmanlıkları
- 10-02-2015 Yüzde 15 devlet katkısında asıl düşünülen vatandaş mı?
- 08-12-2014 Sektördeki balon hangisi? Rakamlar mı, sözler mi?
- 14-11-2014 Nidapark Seyrantepe Tahincioğlu Ayrıcalıklarıyla Yükselecek
- 23-10-2014 Kağıthane Ofis Pazarına Dap Holding’ten Dap Vadisi Ticari Projesi
- 21-10-2014 Romen VP Holding ve Emir Invest Birleşerek AKVPH Olarak Faaliyetlerine Devam Edecekler
- 15-10-2014 Gaziosmanpaşa Kentsel Dönüşüm Projeleri Başladı
- 22-09-2014 FED Çalar Biz Oynarız.
- 22-09-2014 17 Ağustos Depreminden Sonra Kentsel Dönüşümde Nerdeyiz
- 22-09-2014 Göktürk’e Mimar Hakan Kıran İmzası “Larus Loft”
- 22-09-2014 Kentsel Dönüşüm Sürecinde Hem Yapısal Hem Kanuni Olarak Gidilecek Çok Yol Var
- 22-09-2014 Fikirtepe’ye Selimoğlu, Vartaş, Rochel Ortaklığından Businist Office Projesi